Okul Öncesi Dönemde Dil Gelişimi
Çocuklarda dil gelişimi doğumdan itibaren başlayan bir süreçtir. Hatta dil gelişimi çocuğun işitsel uyaranlara anne karnında da maruz kalması ile doğum öncesine dayanandırılan bir olgu olarak düşünülebilir. Bu süreçte anne ve babaya birçok görev ve sorumluluk düşer. Çocuklar bir yaşından önce dili anlamlı bir şekilde kullanamaz. Bu dönemde sadece çeşitli sesler çıkartır. Bu sesler zaman zaman işleve yönelik olabilir, ama çoğunlukla dilsel gelişimi sağlaycak olan pratikler özelliklerini taşırlar.
Doğar doğmaz, ağlamaya başlayan bebeğin dil gelişimi başlamış olur. Bebekler ağlarken konuşma hazırlıkları yapar. Kısa ve derin soluk alıp vermeler, dudak, çene ve dil hareketleri, konuşma için bir ön hazırlık aşamasıdır.
Üçüncü ay itibarıyla bebek görece az ağlar ve kumru gibi mırıldanmaya benzer sesler çıkartır. Bu sesleri rahat olduğu zaman daha fazla çıkartır. Zamanla, sesli harflerin arasına sessizler de karışır. Beşinci ve altıncı aylarda bu seslendirmeler tek heceli, anlamlı kelimelere dönüşür. Çocuk dikkat çekmek, karşı koymak için sesler çıkarır.
Çocuğun çıkardığı seslerin sosyal bağlamda desteklenmesi önem taşır. Çocuğun bu sesleri çıkardığı zamanlarda anne babanın da sesler çıkartarak onu teşvik etmesi gerekir. Altıncı aydan sonra bebekler kendisine seslendiğimizde sesler çıkararak cevap verir.
Onuncu ayda bebek, duyduğu sesleri taklit eder fakat başarılı olamaz. Bebekler ilk anlamlı sözcükleri bir yaşlarında söyler. “Gözlerini göster”, “Kulağını göster” gibi istekleri yerine getirebilir. 12 ay sonrasında ilk sözcüklerini kullanmaya başlayan çocuk çevresinden duyduğu sesleri taklit etmeye çalışır. Çoğu zaman bedensel ifadelerle kendisini anlatmaya çalışır.
On sekizinci ay civarında çocuk çevresinde bulunan her obje ve kişinin bir dilsel ifadesi (ismi) olduğunun farkına varmaya başlar. Bu süreçte yoğun bir biçimde kelime edinimi olur. Çocuğun sahip olduğu kelime sayısı hızla artmaya başlar. İki şeyi birbirinden ayıramadığı için, ikisine de aynı adı koyar. Genellikle bu süreç nesne, hayvan ya da kişinin tek bir yönüne odaklanması ile işler. Mesela, kediye de köpeğe de “miyav” ya da “kuçu” diyebilir. Onun için tüylü ve dört ayaklı olan şeyler tek bir kavram ile ifade ediliyor olabilir.
18-24 aylar arasında çocuk, iki kelimeli cümleler kurar. “Anne su” gibi ifadelerle istek ve taleplerini ifade edebilir. Gramer açısından düzgün olmayan cümleler kurar.
3 yaşına doğru çocuk, artık anlaşılır bir şekilde konuşmanın temellerini büyük ölçüde atmıştır. Kurmuş olduğu cümleler gramer açısından daha düzgün olmaya başlar. Dilin edinimi ve gramer yapısının sağlanması açısından önemli olan zamir, sıfat ve zarfları temel düzeyde kullanmaya başlar. .
3-6 yaş arasındaki dönem ise “gramer kurallarına uygun konuşma dönemi” olarak ifade edilir. Bu süreçte çocuk anadilinin sahip olduğu seslerin büyük bir kısmını çıkarabilir hale gelmiştir ve 3 yaş civarında görülen gramer açısından sorunlu cümle yapıları bu dönemde azalmaya başlar.
Çocuk 5-6 yaşına geldiğinde ise dili kullanmakta neredeyse bir yetişkin kadar yeterli düzeye erişmiştir. Gramer yapıları düzgündür, dili oluşturan ögeler verimli bir şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Anadilde kullanılan yaygın sözcüklerin büyük bir kısmını kullanır hale gelmiştir. Okul öncesi dönemin sonuna yaklaşırken çocuğun kelime haznesi 2000 kelimenin üzerine çıkmaktadır.
Çocuğun dil gelişimini desteklemek
Dilin sosyal bağlamda kullanımına yönelik ortamlar (okul, arkadaş ortamı vs.) çocuğun dil gelişimine yönelik olumlu katkılar sağlayan etmenlerin başında gelmektedir. Bunun yanı sıra dil gelişiminin desteklenmesi için en önemli ögelerden birisi de çocuk ve kitap ilişkisidir. Bu sebeple anne babalar, bebeklikten başlayarak çocuklara bol kitap okumalıdır ve çocuğun yaşadığı ortamlara nitelikli dilsel uyaranları dahil etmelidirler. Dilin edinimi büyük ölçüde sosyal ortamlarda sağlandığı için çocuklarla kullanılan iletişimin temiz bir anadille sağlanması gerekir. Çocuğun bu nitelikli anadile maruz kalması onun daha iyi bir dil gelişimi göstermesini sağlayacaktır.